Allah’a hamd olsun.
Birincisi: Şüphesiz müminleri rezil etmek, gizliliklerini açığa vurmak ve sıkıntı yaşatmak haramdır.
Yüce Allah şöyle buyurdu: “Mü'min erkekleri ve mü'min kadınları, yapmadıkları bir fiilden dolayı suçlayanlara gelince, onlar iftira atma suçu işlemiş ve böylece açık bir günaha girmiş olurlar.” Ahzap/58
Yapılan programda iki haram hususu bir arada yapılmaktadır.
- İnsanların ezberledikleri şarkıları söyletmekle günah olan bir şeyi açıktan yapmalarına vesile olmaktır.
- Din bilgileri hakkında veya Kur’an okumasında zayıf olduğunu açığa vurmak. Bu yöntemde sorulan kişiye, ailesine ve akrabasına eziyet yapılırken onunla alay edilmesine sebep olunur.
İkincisi: Masiyeti açıkça yapılmasına neden olacak şekilde soru sormak caiz değildir. Zira Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle buyurdu: “Ümmetimin hepsi affa mazhar olacaktır, günahı açıktan işleyenler hariç. Kişinin geceleyin işlediği kötü bir ameli Allah örtmüştür. Ama, sabah olunca o: 'Ey falan, bu gece ben şu şu işleri yaptım!' der. Böylece o, geceleyin Allah kendini örtmüş olduğu halde, sabahleyin, üzerindeki Allah'ın örtüsünü açar. İşte bu, günahı alenî işlemenin bir çeşididir.” (Buhari 6069, Muslim 2990)
Ayrıca Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle buyurdu: “Her kim bir Müslümanın aybını örterse yüce Allah onu hem dünyada hem de ahirette onun aybını örter” (Muslim 2669)
Şayet kişinin bilgisi ve izni dahilinde yayın yapılıyorsa tüm bu olumsuzluklara maruz kalınır. Peki, ilgili kişinin bilgisi dahilinde değilse şüphesiz bu çok kötü bir iş olur, iftira olur, zulüm olur, ve kişisel haklarına ihlal olur.
Sonuç olarak; bu işlem sorumlusu, izleyeni haram olan bir hususa maruz bırakır. Bu konuda vacip olan husus, bunlardan sakınmaktır.
En iyisini Allah bilir.