Perşembe 18 Ramazan 1445 - 28 Mart 2024
Türkçe

Müminlerin, yüce Allah ile buluşmalarından dolayı sevinçleri

Soru

Müminlerin yüce Allah ile buluşmalarında yaşanacak sevinçleri konusuna değinen ayetler hangisidir?

Cevap metni

Allah’a hamd olsun.

Birincisi: Müminlerin Rableri yüce Allah ile buluşmalarına dair sevinçleri birkaç sahnede gerçekleşecektir:

Birinci sahne ölüm esnasında gerçekleşir: yüce Allah şöyle buyurdu: “ Unutmayın ki, Allah'a dost ve yakın olanların korkmaları için bir sebep yoktur. Onlar acı ve üzüntü de çekmeyecekler. Onlar iman edip, sonra yollarını Allah ve kitabıyla bulmaya çalışanlardır. Onlar için hem bu dünya hayatında, hem de sonraki hayatta müjdeler var. Allah'ın vaadinde asla değişme yoktur. O verdiği sözü mutlaka yerine getirir. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk da budur.” Yunus 62-64

Başka bir ayette şöyle buyurdu: (Allah'tan) Sakınanlara: 'Rabbiniz ne indirdi?' dendiğinde, “Hayır ve iyilik” dediler. Bu dünyada güzel davranışlarda bulunanlara güzellik vardır; ahiret yurdu ise daha hayırlıdır. Takva sahiplerinin yurdu ne güzeldir. İçine girecekleri, altından ırmaklar akan Adn cennetleri! Orada onlar için her diledikleri var. İşte Allah takva sahiplerini böyle mükâfatlandırır. Takva sahipleri o kimselerdir ki, melekler, canlarını hoş ve rahat oldukları halde alırlar: “- Selâm size. Yapmış olduğunuz güzel işlerin mükâfatı olarak girin cennet'e...”derler. Nahl 30-32

 

Diğer ayetlerde şöyle dedi:
Şüphesiz: 'Rabbimiz Allah'tır' deyip sonra dosdoğru bir istikamet tutturanlar (yok mu); onların üzerine melekler iner (ve der ki:) 'Korkmayın ve hüzne kapılmayın, size vadolunan cennetle sevinin.' 'Biz, dünya hayatında da, ahirette de sizin velileriniziz. Orda nefislerinizin arzuladığı her şey sizindir ve istediğiniz her şey de sizindir.'
Çok bağışlayan ve merhamet eden Allah'tan bir konukluktur bu.” Fussile 30-32

Yüce Rahmanın melekleri müminlere bir müjde getirdiklerinde müminlerin yüzünde sevinç ve mutluluk belirtileri gözükür.

Kafir ve günahkar ise yüzünde sıkıntı, üzüntü ve yorgunluk belirir.

Bununla birlikte mümin olan kimse ölüm esnasında Allah ile buluşmak için sabırsızlanır, Allah’ı özler, kafir ve günahkar ise Allah ile bulaşmayı sevmez.

Enes bin Malik Radiyallahu anhu’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle dedi: “Kim Allah’a kavuşmayı arzu ederse Allah da o kimseyle kavuşmayı arzu eder. Kimde Allah’a kavuşmak istemezse, Allah da o kimseye kavuşmaktan hoşlanmaz.”  Aişe Radiyallahu anha;  bazı zevceleri: biz ölümü sevmeyiz! Dediler. Rasulullah: “O anlamda değil, Mümin kimse ölüm esnasında Allah’ın rıza ve keremiyle müjdelenir. Bu durumda hiçbir şey gördüğünden daha sevimli olamaz. Bunun üzerine mümin Allah’ ile buluşmayı arzular Allah da onunla buluşmayı arzular. Kafir ise ölüm esnasında azap ve cezayla korkutulur. Böylece gördüğünden daha kötü bir durum olmaz bunun üzerine Allah ile buluşmaktan hoşlanmaz Allah da onunla buluşmaktan hoşlanmaz.”

Şüphesiz salih kul, göreceği güzel nimetlerden dolayı cenazesini taşıyanlara mezara hızlı götürmelerini talep eder. İsyankar ise onun mezara götürülmemesi için feryat eder” .

Ebu said el Hudri Radiyallahu anhu’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle dedi: Cenaze tabuta konulup da insanlar (veya erkekler) onu omuzlarına aldıklarında, eğer o iyi biriyse, "Beni bir an önce götürünüz, beni çabuk götürünüz!’’ diye seslenir. Eğer iyi biri değilse, "Vay başıma gelen! Beni nereye götürüyorsunuz?" diye feryat eder. Onun sesini, insanlar hariç her varlık duyar. Şayet insan, onu işitecek olsaydı (dehşetten) düşüp bayılırdı. (Buhari, Nesai)

 

İkincisi: Müminler, kıyamet gününde cennetle ve cennette hazırlanan nimetlerle müjdelendiklerinde, amel defterlerini sağ elleriyle aldıklarında sevinirler. Bu sahneyi yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de şöyle açıklamıştır:
“Kitabı sağ tarafından verilen: Alın, kitabımı okuyun!; doğrusu ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum, der. O, hoş bir hayat içinde, meyveleri sarkmış, yüksek bir cennette olacak. Onlara şöyle denilecek: “Geçmiş günlerde yaptıklarınızdan dolayı afiyetle yiyiniz, içiniz!” Hakka 19-24

Üçüncüsü: Müminlerin yüce Allah ile buluşmalarının sevincinden biri de Yüce Allah’ın zatını görmeleri ve yüce yüzüne bakmalarıdır. Yüce Allah şöyle buyurdu: Güzellik yapanlara daha güzeli ve fazlası vardır. Onların yüzlerini ne bir karartı sarar, ne bir zillet, işte onlar cennetin halkıdırlar; orada süresiz kalacaklardır.” Yunus/26

Müfessirler, “Fazlalık” kelimesinin yüce Allah’ın yüzüne bakmak olarak yorumlamışlardır.

Bu yorumu, Suhayb el Rumi Radiyallahu anhu’dan rivayet edilen hadis desteklemektedir:

Zira Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem bu ayeti okuduktan sonra şöyle dedi: Cennet ehli cennete, cehennem ehli cehenneme girince bir melek şöyle çağırır: Ey Cennet ehli! Allah’ın size verdiği bir söz var onu yerine getirmek ister. Cenet ehli  derler ki: bu nedir? Bizim sevap tartısını ağırlaştırmadı mı? Yüzlerimizi beyazlatmadın mı? Bizi cennete sokup, cehennemden kurtarmadın mı? (daha ne isteyelim!) Perde kalkar. Onlara, Rablerine bakmaktan daha sevimli bir şey verilmemiştir.» (Muslim 181)

Ayrıca Kıyamet suresinin 23 ayetinde geçen ayet bu konuyu desteklemektedir: “O gün birtakım yüzler Rablerin(in cemalin)e bakıp parlayacaktır. “ Kıyamet 23

En iyisini Allah bilir.

Kaynak: İslam Soru-Cevap Sitesi