Allah’ın izniyle İslam Soru ve Cevap sitesi’nin İslam ve Müslümanlara hizmeti devam ettirebilmesi için Lütfen cömertçe siteye destek olalım.
Eski kocasıyla Ramazan gündüzünde cinsel ilişki kurmuş fakat kefareti yerine getirmemiş, daha sonra boşandı ve başka birisiyle evlendi. Şimdi ki eşi öfkeli ve her şeyi ailesine anlatan ve sorun çıkaran biridir. İki ay oruç tuttuğu takdirde ona kötü davranacağından korkuyor, bunun yerine onun haberi olmadan yoksulları yedirebilir mi?
Allah’a hamd olsun.
Birincisi:
Şafii hariç fıkıh alimleri cumhuruna göre Ramazan gündüzünde bir kadın; hatırlayarak, bilinçli olarak ve isteyerek cinsel ilişkiye girdiğinde kefareti ödemekle yükümlü olur.
Daha detaylı bilgi için (106532) nolu sorunun cevabına bakınız.
İkincisi: Kefaretin vacip olduğunu savunan cumhurun görüşüne göre kefaret, sıralaması göre yerine getirilmelidir. İlk önce köle azat etmesi gerekir, bulmadığı takdirde ardarda iki ay oruç tutması gerekir, gücü yetmediği takdirde altmış yoksulu yedirir.
Maliki ve Hanbeli’nin bir rivayetine göre kefaretin seçenekleri isteğe bağlıdır. Zira Ebu Hureyre Radiyallahu anhu’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem, Ramazan ayında orucunu bozan bir adama köle azat etmesini veya ardarda iki ay oruç tutmasını veya altmış yoksulu yedirmesini emretti” (Ahmed 7692, Muvatta 28, Ebu davud 2392)
Muvatta’nın lafzına göre Ebu Hureyre’den şöyle rivayet edilmiştir: “Bir adam Ramazan ayında orucunu bozdu, Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem ona bir köle azat etmesini, veya ardarda iki ay oruç tutmasını veya altmış yoksulu yedirmesini emretti. Adam: bulamıyorum dedi. Bu sırada Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem bir sepet hurma getirildi. Rasulullah, adama: “Bunu al ve sadaka ver” dedi. Adam: Ey Allah’ın Rasulu! Benden daha muhtaç kimse yoktur. Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem dişleri gözükünceye kadar güldü ve ona “ Onları ye” dedi.
İbn Abdulbir Rahimehullah “el İstizkar 3/311 şöyle dedi: “ al Şabi ve al Zuhri: seçenek sunan Malik rivayeti onun için delildir. İmam Malik, yemek yedirmenin oruç yerini tuttuğu savunmaktadır. Nitekim Hamile, emziren kadın ve yaşlı kişiler; diğer Ramazana kadar hiç birisi kazayla birlikte köle azad etmekle emredilmiyor. Bilakis yemek yedirmekle emredilirler. Demek ki yemek yedirmek oruçla alakalı bir durum olup usulde benzeri bulunmaktadır. Maliki ve ashabı bu görüştedirler.
İbn Veheb Malik’ten şöyle rivayet etti: Yemek yedirmek azad etmek ve diğer seçeneklerden bana daha sevimlidir.
İbn Kasım: Ondan sadece yemek yedirme seçeneği rivayet edilmiş, azad ve oruç uygulanmıyor.
Aişe Radiyallahu anha’dan rivayetle Ramazan gündüzünde eşiyle ilişki kuran adamın hadisini zikretti ve bu rivayette sadece yedirme seçeneği zikredilmiştir.
Şafii, Sevri ve diğer Kufiler: Ramazan’da kasıtlı cinsel ilişkinin kefareti, derece olarak zihar kefareti gibidir.
Cumhurun delili: “Bu hadisle ilgili rivayetlerin çoğu sıralama üzere gelmiştir”.
İbn Hacer: El muhalleb ve Kurtubi gibi bazı alimler iki rivayeti birleştirmiş ve teaddut olarak görmüşlerdir. Ancak bu yorum uzaktır. Zira kıssa bir olup asıl olan taaddut olmamasıdır.
Bazıları sıralamayı evleviyet üzere değerlendirmişler. Seçenek ise caizdir. Ancak bazıları bunun aksini savunmuşlardır. (fethulberi 4/168)
Bu meselenin raporu farklı cevaplarda verilmiş olup tercihli görüş cumhurun görüşüdür. Daha detaylı bilgi için (189853) ، (131660) ve (106535) nolu soruların cevaplarına bakınız.
Bununla birlikte İmam Malikinin bu konuda ki görüşü güçlü olup zikrettiğimiz delil onu desteklemektedir. Muteber bir mezhep olup İmam Maliki büyük bir alimdir.
Sonuç olarak şayet kadın cumhurun görüşüyle amel ettiğinde başına bir zarar gelecekse, eşinin haberi olmadan altmış yoksulu yedirmesinde bir sakınca yoktur.
En iyisini Allah bilir.