Pazartesi 22 Cemaziyes-Sani 1446 - 23 Aralık 2024
Türkçe

Kadınlarla konuşmanın adabı

Soru

Alışveriş, eğitim, iş görüşmeleri gibi hususlarda kadınlarla konuşma adabı nedir? Bu durumlarda kadınlara bakmanın veya bakmamanın hükmü nedir?

Cevap metni

Allah’a hamd olsun.

Yabancı (mahrem olmayan) kadınlarla konuşmak iki türdür: İhtiyaç içi veya ihtiyaç dışı. Şayet kadınlarla konuşmak, ihtiyaç dışı ve sesinden zevk alma duygusu oluşur ve kadın da sesini çekici hale getirerek konuşuyorsa bu durum şüphesiz haram olup dil ve kulak zinasıdır. Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle buyurdu:

“Hiç şüphe yok ki, Allah, âdemoğlunun zinadan nasibini yazmıştır. Buna erişecektir. Gözlerin zinası bakmak, kulakların zinası dinlemek, dilin zinası konuşmak, elin zinası tutmak, ayağın zinası da yürümektir. Kalb arzu eder, temenni eder. Üreme organı ise bunu tasdik eder veya yalanlar." (Muslim 2657)

Ancak kadınla konuşmaya ihtiyaç duyulduğunda konuşmanın caiz olmasıyla birlikte aşağıda adaba riayet etmek gerekir:

1-Konuşmada sadece konu gerektirdiği ihtiyaç kadarıyla konuşmak. Konu detaylarıyla ve bağlantı konulara dalmamak gerekir.

Değerli kardeşim sahabelerin edebine baktığımız zaman zamanımızla mukayese etmemiz mümkün olacaktır. Müminlerin Annesi Aişe Radiyallahu anha münafıkların iftira kıssasını şöyle anlatmıştır:

Safvan b. Muattal Es-Sûlemi/ Zekvânî ordunun arkasından geliyordu. Benim bulunduğum yere vardığında uyuyan bir insan karaltısı görmüş. Beni gördüğü vakit tanımış, çünkü tesettür farz kılınmazdan önce de beni görmüştü. Beni tanıdığı vakit  onun  istircaiyle (İnna lillah ve İnna ileyhi raciun) “Şüphesiz biz Allah’a aidiz ve muhakkak ki O’na döneceğiz” demesiyle) uyandım. Ve  hemen çarşafımla yüzümü örttüm Vallahi benimle bir kelime konuşmadı. İstircaından başka ondan bir kelime işitmedim. Devesini çöktürdü; Ön ayağına bastı, ben de deveye bindim. Ve devemi yederek yola koyuldu. Nihayet orduya öğlen zamanı sıcak bastığında konakladıktan sonra yetiştik.” (Buhari 4141, Muslim 2770)

El İraki Rahimehullah şöyle dedi: “bunun dışında ondan bir kelime işitmedim” tekrar değildir. Zira onunla konuşmaz fakat kendi kendine konuşur, zikir yapar ve onun duyacağı şekilde her hangi bir ayeti okurdu. Ancak bu olmadı. Bilakis bu durumda edep olarak ve bulunduğu durum gereğince suskunluğa büründü.

Bu hadisten çıkarılan diğer hususlar ise mahrem olmayan kadınlarla edepli olmak, özellikle çöl veya orman gibi sakin yerlerde Safvan’ın yaptığı gibi konuşmadan deveyi çöktürmüş ve soru sormadan yola devam etmiştir. (Tarh el Tesrib 8/53)

2-Şakalaşma ve gülme olayından uzak durmak. Zira bunlar görgülü ve şahsiyetli kişilerin davranışı değildir.

3- Gözleriyle süzmemek ve mümkün olduğu kadar göz teması kurmamak. Ancak konuşma amacıyla az sürede bakmanın inşaallah sakıncası yoktur.

4-Her iki tarafın sözleri süslememeleri gerekir. Çok nazik ifade ve sesi incelterek konuşmamaları gerekir. Bilakis normal şartlarda konuşulduğu gibi konuşmak gerekir. yüce Allah müminlerin annelerine şöyle hitap etmiştir: “.. Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınıyorsanız (erkeklerle konuşurken) sözü yumuşak bir eda ile söylemeyin ki kalbinde hastalık (kötü niyet) olan kimse ümide kapılmasın. Güzel (ve doğru) söz söyleyin.” (Ahzab 32)

5- Romantik ifadeler veya bu bağlamda göndermeler içeren veya her iki cinsiyete özgü sözcükleri kullanmaktan kaçınmak.

6- Muhatabı etkileme yöntemlerinde abartıdan kaçınmak. Nitekim bazı insanlar muhatabı etkilemek amacıyla el, yüz hareketleriyle, şiir, atasözleri veya duygusal ifadeleri çağrıştırarak başkalarıyla iletişim kurmak için yeteneklerini kullanırlar. Bu davranışla şeytan, iki cins arasında haram olan bağlılığı sağlar. 

İbn Kayyım Rahimehullah şöyle dedi: Tüm şairler yabancı kadınlara bakmanın, konuşmanın veya muhatap görmenin bir sakıncasını görmezler. Ancak bu şeriat ve akla aykırıdır. Zira bu davranışla insanın fıtratında olduğu gibi bir cins diğer cinse meyleder. Ve bu bağlamda sayısızca kişiler hem dünya hem ahireti nezdinde fitneye düşmüştür. (Ravdatul muhibbin s.88)

Bu konuyla ilgili daha fazla detay ve bilgi için (102930), (59873) ve (1497)  nolu soruların cevaplarına göz atınız.

Kaynak: İslam Soru-Cevap Sitesi