Allah’a hamd olsun.
İslâm, kul ile Rabbi arasındaki bir bağ olup kulun, Rabbinin emirlerine tam teslim olması, O'na boyun eğmesi, O'na muhabbet beslemesi, O'nun azabından korkması, rahmetini ümit etmesi ve meşrû' kıldığı şekilde O'na ibâdet etmesidir. İslâm'ın rükünleri ve farzları vardır.Bütün bunlara girmeyi sağlayan anahtar ise, Kelime-i Şehâdet (Allah'tan başka hakkıyla ibâdete lâyık hiçbir ilahın olmadığına ve Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in Allah'ın elçisi olduğuna şehâdet etmek)'tir.
Hacca gelince, o, İslâm'a girmek için bir şart değildir, aksine İslâm'a girdikten sonra gücü yeten kimsenin yerine getirmesi gereken bir rükün ve farzdır.
Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
... وَلِلهِ عَلَى النَّاسِ حِجُّ الْبَيْتِ مَنِ اسْتَطَاعَ إِلَيْهِ سَبِيلاً وَمَن كَفَرَ فَإِنَّ اللهَ غَنِيٌّ عَنِ الْعَالَمِينَ
[ سورة آل عمران من الآية: 97 ]
"Yoluna gücü yetenlerin Beytullah'ı haccetmeleri, Allah'ın insanlar üzerindeki bir hakkıdır.Kim de (haccın farz oluşunu) inkâr ederse, bilsin ki Allah, âlemlerden (onun haccından ve diğer amellerinden) müstağnîdir." (Âl-i İmrân Sûresi: 97)
Hacca güç yetirmenin şartlarını öğrenmek için (5261 ) nolu sorunun cevabına bakınız. Hac yolculuğu iznini alabilmek ve kutsal topraklara girebilmek için İslâm'a girdiğinizi ispat eden resmî belgeyi İslâm Merkezi'nden almanız, hacca gitmek için bir vesiledir, ileride hac yapabilmek için de gereklidir. Fakat bütün bunlar, İslâm dînine girmek için şart değildir. Bunlar, namaz kılmak ve diğer ibâdetleri yerine getirmek için de şart değildir.
Bir insan, müslüman olduktan sonra artık İslâm ümmetinin bir ferdi olur.Bu bağ, bütün muvahhid müslümanları birbirine bağlayan büyük İslâm kardeşliği bağıdır.Bu bağ, öyle bir bağdır ki, müslümanların birbirlerine sevgi ve dostluk beslemelerini, birbirlerine yardım etmelerini ve birbirlerini sevmelerini gerektirir.
Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
إِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ إِخْوَةٌ فَأَصْلِحُوا بَيْنَ أَخَوَيْكُمْ وَاتَّقُوا اللَّهَ لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ
سورة الحجرات الآية: 10
"Ancak mü’minler (dînde) kardeştirler. Şu halde (birbirleri ile savaştıkları zaman) iki kardeşinizin arasını düzeltin ve (her işinizde) Allah’tan korkun ki merhamet olunasınız." (Hucurât Sûresi: 10).Yine, Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
وَالْمُؤْمِنُونَ وَالْمُؤْمِنَاتُ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاء بَعْضٍ يَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنكَرِ وَيُقِيمُونَ الصَّلاَةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكَاةَ وَيُطِيعُونَ اللهَ وَرَسُولَهُ أُوْلَـئِكَ سَيَرْحَمُهُمُ اللهُ إِنَّ اللهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ
سورة التوبة الآية: 71
"Mü'min erkeklerle mü'min kadınlar; birbirlerinin yardımcılarıdırlar. Onlar, iyiliği (Allah'a îmânı ve salih ameli) emreder ve kötülükten (küfür ve her türlü günahlardan) nehyederler. Namazı dosdoğru kılarlar, zekatı (hak edene) verirler, Allah'a ve Rasûlüne itaat ederler.İşte Allah, bunlara rahmet edecek (cehennem azabından kurtarıp cennetine girdirecek)tir. Muhakkak ki Allah, (mülkünde) güçlüdür, (teşri' ve hükümlerinde) hikmet sahibidir." (Tevbe Sûresi: 71).
Buna göre bir an önce İslâm'a girmeye gayret etmelisiniz. Gösterdiğiniz istek ve rağbetten dolayı sizi tebrik ederiz.
Allah Teâlâ'dan bize ve size ihlas, tevfik ve başarı dileriz.
Dosdoğru yola ileten yalnızca Allah Teâlâ'dır.