Allah’ın izniyle İslam Soru ve Cevap sitesi’nin İslam ve Müslümanlara hizmeti devam ettirebilmesi için Lütfen cömertçe siteye destek olalım.
Terâvih namazının fazîleti nedir?
Allah’a hamd olsun.
Birincisi:
Terâvih namazı, âlimlerin ittifakıyla müstehap bir sünnettir. Terâvih namazı aynı zamanda gece namazından (kıyamdan)dır. Gece namazına teşvik ve fazîletinin beyanı hakkında gelen Kur'an ve sünnetten deliller, Terâvih namazını da kapsar.
Nitekim daha önce (50070) nolu sorunun cevabında bu delillerden bazıları zikredilmişti.
İkincisi:
Ramazan kıyamı (yani Terâvih namazı), bu ayda kulun, onu vesile kılarak Allah Teâlâ'ya yakınlaşmaya çalıştığı en büyük ibâdetlerdendir.
Değerli âlim Hâfız İbn-i Receb -Allah ona rahmet etsin- bu konuda şöyle demiştir:
"Bilmelisin ki Ramazan ayında mü'minin nefsi için iki cihad bir araya gelir: Oruç tutmak sûretiyle gündüz cihadı, namaz kılmak sûretiyle de gece cihadı. Kim, bu iki cihadı bir arada bulundurursa, ecri hesapsız olarak verilir."
Ramazan gecelerini namazla geçirmeye teşvik etmek ve fazîletini açıklamak hakkında bazı özel hadisler gelmiştir.
Bu hadislerden bazıları şunlardır:
مَنْ قَامَ رَمَضَانَ إِيمَانًا وَاحْتِسَابًا غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ. [ رواه البخاري ومسلم ]
"Kim, Allah'ın vâdettiği sevaba inanarak ve sevabını yalnızca Allah'tan umarak Ramazan gecelerini namaz kılarak geçirirse, geçmiş (küçük) günahları bağışlanır."[1]
İbn-i'l-Münzir -Allah ona rahmet etsin-, mağfiretin büyük ve küçük günahların hepsini kapsayacağını kesin bir dille söylemiştir.
Fakat İmam Nevevî -Allah ona rahmet etsin- şöyle demiştir:
"Fakihler nezdinde bilinen; bu mağfiretin, büyük günahların değil de sadece küçük günahlara âit olduğudur."
Bazı âlimler ise şöyle demişlerdir:
"Küçük günahlara rastlamadıkça büyük günahlardan bazısı hafifletilebilir."[2]
Üçüncüsü:
Mü'minin, Ramazan'ın son on gününde ibâdet konusunda diğer günlerden daha çok gayretli olması gerekir. Çünkü Ramazan'ın son on gününde Allah Teâlâ'nın hakkında şöyle buyurduğu Kadir gecesi vardır:
لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ أَلْفِ شَهْرٍ [ سورة القدر الآية: 3 ]
"Kadir gecesi (içerisinde Kadir gecesi olmayan) bin aydan daha hayırlıdır."[3]
Nitekim Kadir gecesini namaz kılarak geçirmenin sevabı hakkında Nebi –sallallahu aleyhi ve sellem-'in şu hadisi gelmiştir:
مَنْ قَامَ لَيْلَةَ الْقَدْرِ إِيمَانًا وَاحْتِسَابًا غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ. [ رواه البخاري ومسلم ]
"Kim, Allah'ın vâdettiği sevaba inanarak ve sevabını yalnızca Allah'tan umarak Kadir gecesini namaz kılarak geçirirse, geçmiş (küçük) günahları bağışlanır."[4]
Bunun içindir ki Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Ramazan'ın son on gününde diğer günlerden daha fazla ibâdet ederdi.
Nitekim Âişe'den -Allah ondan ve babasından râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre o şöyle demiştir:
كَانَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَجْتَهِدُ فِي الْعَشْرِ الْأَوَاخِرِ، مَا لَا يَجْتَهِدُ فِي غَيْرِهِ. [ رواه مسلم ]
"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Ramazan'ın son on gününde diğer günlerden daha fazlaibâdetederdi."[5]
Yine Âişe'den -Allah ondan ve babasından râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre o şöyle demiştir:
كَانَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِذَا دَخَلَ الْعَشْرُ شَدَّ مِئْزَرَهُ، وَأَحْيَا لَيْلَهُ، وَأَيْقَظَ أَهْلَهُ. [ روه البخاري ومسلم ]
"Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-, Ramazan'ın son on günü girdiği zaman eteğini toplar (eşleriyle cimâ etmekten imtinâ eder), bütün ciddiyet ve heyecanıyla geceyi uykusuz geçirerek ibâdet ve taatle ihyâ eder ve ev halkını (gece namazı kılmaları için) uyandırırdı."[6]
İmam Nevevî -Allah ona rahmet etsin- hadisin şerhinde şöyle demiştir:
"Bu hadis, Ramazan'ın son on gününde ibâdetleri arttırmanın ve gecelerini ibâdetlerle geçirmenin müstehap olduğuna delildir."
Dördüncüsü:
Ramazan gecelerinde Terâvih namazını cemaatle edâ etmek ve imam namazı bitirinceye kadar mescitte onunla beraber kalmak gerekir. Zirâ namaz kılan kimse, gecenin az bir vaktinde namaz kılmış olsa bile, bu ameliyle gecenin tamamını namaz kılmış gibi sevap kazanır. Çünkü Allah Teâlâ, büyük lütuf ve ihsan sahibidir.
İmam Nevevî -Allah ona rahmet etsin- şöyle demiştir:
"Terâvih namazının müstehap olduğu konusunda âlimler ittifak etmişlerdir. Fakat Terâvih namazını evinde tek başına kılması mı, yoksa mescitte cemaatle kılması mı daha fazîletlidir? Konusunda görüş ayrılığına düşmüşlerdir.
İmam Şâfiî ile tüm ashâbı, Ebu Hanife, Ahmed, Mâlikî âlimlerin bazısı ile başka âlimler şöyle demişlerdir:
"Ömer b. Hattab ve sahâbe'nin -Allah onlardan râzı olsun- yaptıkları gibi, cemaatle kılması daha fazîletlidir. Nitekim müslümanlar, bu hâl üzere (cemaatle kılmaya) devam etmişlerdir."
Nitekim Ebu Zer'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
مَنْ قَامَ مَعَ الْإِمَامِ حَتَّى يَنْصَرِفَ كُتِبَ لَهُ قِيَامُ لَيْلَةٍ. [ رواه الترمذي وصححه الألباني في صحيح الترمذي ]
"Teravih namazını imamla birlikte sonuna kadar tamamlayan kimseye, o geceyi bütünüyle ibâdetle geçirmiş gibi sevap yazılır."[7]
Allah Teâlâ en iyi bilendir.
[1] Buhârî, hadis no: 37. Müslim, hadis no: 759
[2] Hâfız İbn-i Hacer, "Fethu'l-Bârî"
[3] Kadir Sûresi: 3
[4] Buhârî, hadis no: 1768. Müslim, hadis no: 1268
[5] Müslim, hadis no: 1175
[6] Buhârî, hadis no: 2024. Müslim, hadis no: 1174
[7] Tirmizî, hadis no: 806. Elbânî, 'Sahîh-i Tirmizî'de hadisin sahih olduğunu belirtmiştir.