Allah’ın izniyle İslam Soru ve Cevap sitesi’nin İslam ve Müslümanlara hizmeti devam ettirebilmesi için Lütfen cömertçe siteye destek olalım.
Birkaç ay önce namazımı kaçırmamak üzere ibadetlerimi düzenli olarak yerine getirmeye başladım. Fakat bir müddet geçtikten sonra bu konuda zayıflamaya başladım ve aşamalı bir şekilde azmim ve gayretim geriledi. Bazı günlerde namazı bırakmaya başladım. Fakat günahlara girmemek için gayret gösterdim. Genellikle uykuda ve ev dışında olduğum nedeniyle namazımı kaçırıyorum. Namaz konusunda bir zayıflığım ve çözülmez bir sorunum olduğunu hissediyorum. Bu konuda ne tavsiye edersiniz?
Allah’a hamd olsun.
Soru soran kardeşimiz, Allah’ın kendisine bahşettiği hidayet ve tövbe nimetine karşılık şükretmesi gerekir. Ölüm ansızın gelmeden yüce Allah’a karşı bu nimet için daha fazla ibadet ve itaat gerektirdiğini unutmaması gerekir.
Muğire bin Şube Radiyallahu anhu’dan rivayet edildiğine göre şöyle dedi: Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem bir gün ayakları şişinceye kadar namaz kıldı. Bunu görenler: Allah senin geçmiş ve gelecek tüm günahlarını affetiği halde neden bu kadar çaba gösteriyorsun? Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem: “Şükürdar bir kul olmayayım mı?” demiştir. (Buhari 4836, Muslim 2819)
Ey kardeşim! Güzelliğe karşılık kötülük yapmayı kendine yakıştırıyor musun? İlerlediğin yoldan geri dönmek doğru mu? Bilakis yüce Allah seni doğru yola hidayete erdirdikten sonra sapmışsın. Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem bu duruma düşmemek için sürekli dua ederdi nitekim Abdullah bin Sercis’den rivayet edildiğine göre şöyle dedi: Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem, yolculuğa çıkarken, “Yolculuğun güçlüklerinden, üzücü manzaralarla karşılaşmaktan, iyiyken kötü olmaktan, mazlumun bedduasından ve dönüşte mal ve çoluk çoçuğu kötü hallerde bulmaktan Allah’a sığınırdı.” (Muslim/1343)
Yüce Allah; yüce kitabında bulunduğu durumdan daha kötü duruma düşeni, inşa ettiğini yıkanı ve doğru yoldan sapanları kötü örnek göstererek bu aptallığın yapılmaması için kullarını şu şekilde uyarmaktadır. “Antlaşma yaptığınız zaman, Allah’a karşı verdiğiniz sözü yerine getirin. Allah’ı kendinize kefil kılarak pekiştirdikten sonra yeminlerinizi bozmayın. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızı bilir. Bir topluluk diğer bir topluluktan daha (güçlü ve) çoktur diye yeminlerinizi aranızda bir hile ve fesat sebebi yaparak, ipliğini iyice eğirip büktükten sonra (tekrar) çözüp bozan kadın gibi olmayın. Allah, bununla sizi ancak imtihan eder. Hakkında ayrılığa düştüğünüz şeyleri kıyamet günü size elbette açıklayacaktır.” (Nahl/91-92)
Şeyh bin Sadi Rahimehullah şöyle dedi: “Bu ayet, kulun rabbine söz verdiği tüm ibadet, adak ve yerine getirilmesi sevap olan tüm sözleri kapsar. Ayrıca iki taraf arasında imzalanan ve anlaşmaya varılan tüm sözleşmeleri da kapsar.
Bir an önce tövbe et! Şüphesiz namazı terketmek, Allah’a karşı işlenen en büyük günahlardan biridir. Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem, namazı terkmeyi küfür olarak adlandırarak şöyle demiştir: “Bizimle onlar arasındaki ayırıcı temel unsur namazdır. Namazı terkeden kimse küfre düşer.” (Tirmizi 2545)
Namazı bırakmak, şirk haricinde düşmekten korktuğunuz günahlardan daha büyük olabilir. Namazı sürekli kılmakta çözülmez bir sorun olduğunu söylediniz. Şüphesiz bu şeytanın sizi korkutması ve size inandırdığı bir vesvesedir. Bunu söylemekle düşmanına kendine karşı yardım etmiş olursun. Bu sorunu Allah’a itaat etmekle, abdestli kalarak beş vakit namazı vaktinde kılarak çözebilirsin.
Ebu Hureyre Radiyallahu anhu, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Sizden biri uyuduğu zaman şeytan onun kafasının arka tarafına üç düğüm atar ve her düğümü attıkça: "Önünde uzun bir gece var, haydi uyu!" der. Kişi uyanıp Allah'ı zikrederse bu düğümlerden biri çözülür. Kalkıp abdest alırsa ikincisi, namaz kıldığında da düğümlerin tamamı çözülür. Böylece o kişi dinç ve huzurlu bir şekilde sabaha kavuşur. Aksi halde uyuşuk, tembel ve huzursuz bir halde sabahlar” (Buhari 3269, Muslim 776)
İbn Abdul ber Rahimehullah şöyle dedi: Bu hadis gereğince şeytan sahip olduğu vesvese ve saptırma gücüyle insanı uyutabilir, tembelleştirebilir ve ağırlık çöktüreblir. Şeytan, batılı güzel gösterebilir ancak ihlaslı kullar bu tuzaklardan müstesnadır.
Bu hadisten istifade edilen diğer hükümler ise: Allah’ın zikriyle şeytan kovulur. Aynı şekilde şeytan, abdest ve namazla kovulabilir. (el Temhid 19/45)
İbn Kayyım Rahimehullah şöyle dedi: Namaz, imanı koruduğu dünya ve ahiret mutluluğuna neden olduğu gibi vücut sağlığını korur ve atıklardan arındırır. Ayrıca gece namazı; vücut, ruh ve kalp sağlığı için faydalı olduğu gibi kronik hastalıklara karşı koruyucudur. (Zad el Mead 4/225)
Ey Allah’ın kulu! Düşmanına karşı zayıf duruma düşme! Kendi aleyhine ona yardım etme! Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem emrettiği gibi Allah’tan yardım dile ve aciz kalma! Ve bilki “Şeytanın tuzağı zayıftır” (Nisa/76)
Bilmen gerekir ki farz namazlar kolay olup Müslüman bunları yaparken hiçbir zorluk çekmez.
Sizin azminizn zayıf olmasının sebebi, birlikte vakit geçirdiğiniz arkadaşlarınız olabilir. Elinizden geldiği kadar zikir ve ilim meclislerinde bulunmaya çalışın. Namazına ve ahlakına dikkat eden kişilerle arkadaşlık kurun. Şüphesiz insan etrafında namaz kılanı ve aynı duyguları paylaşan kişileri görünce ibadetler daha kolay gelir. bilindiği üzere insan bazı dönemlerde hayırda ve ibadette daha aktif olabilir. Bazı dönemlerde bu istek gerileyebilir. Ancak ne olursa olsun Müslümanın farzları terkedecek duruma gelmemesi gerekir. Haramlara girecek duruma düşmesi kesinlikle caiz değildir. Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle dedi: Her amelin bir coşkusu, her coşkunun da bir gevşemesi vardır. Kimin (asıl) coşkusu sünnetimden yana olursa, o mutlaka kurtulmuştur. Kimin de istek, arzu ve rağbeti sünnet dışına yönelik olursa, o helak olmuştur. (Ahmed 6725, Elbani sahih demiştir.)
Bu nedenle ey kardeşim! Kendine sabit bir program yap, program içerisinde farzlar ve sünnetler olacaktır. Şayet bazı günlerde daha fazla namaz kılabilirsen bu daha hayırlıdır. Fakat yapamadığın takdirde her durumda farzlardan taviz vermemen gerekir. Şayet kaçırdığın namazlar uyku sebebiyle olmuşsa umarız günahı olmaz fakat kaza etmen vaciptir. Fakat mazeretsiz kaçırdığınn namazlar için tövbe gerekir. Bu durumda kaza edilmesi fayda vermez. Ancak bunları telafi etmek için bol bol nafile namazları kılmak ve tövbe istiğfar getirmek gerekir. Allah tövbeleri kabul edendir.
En iyisini Allah bilir.