Cumartesi 8 Cemaziyel-Evvel 1446 - 9 Kasım 2024
Türkçe

Kur’an-ı Kerim’i okurken yüce Allah’ın bize hitap ettiğini nasıl hissedebiliriz?

Soru

Alimler, kişi Kur’an okuduğunda Allah’ın ona hitap ettiğini düşünmesi gerektiğini söylüyorlar. Peki ben Müslüman olduğum halde yüce Allah, kafirler ve müşriklerden bahsettiğinde bana hitap ettiğini nasıl düşünebilirim? 

Cevap metni

Allah’a hamd olsun.

,

Bir kimsenin Kur’an okuduğu zaman Allah’ın kendisine hitap ettiğini düşünmesi; ancak Kur’an-ı güzel bir şekilde dinlemek, dinlediğini düşünmek ve hakkıyla amel etmekle olur. Nitekim Müslüman, Allah’ın kullarına hitap ettiğini inanır bu hitapla bir takım emiler verir ve bir takım yasaklar getirir. Her ne kadar yüce Allah, bazı kimselere özel olarak hitap etse de ibret ve amaç, herkes için geçerlidir.

Şayet hitap müminlere özel ise Müslüman kimse bu hitabı kendine yapıldığını hisseder ve ey Rabbim! İşittik ve itaat ettik der. İbn Mesud Radiyallahu anhu’dan rivayet edildiğine göre şöyle dedi: Kur’an’da “Ey İman edenler” diye bir çağrı işittiğinde kulağını ver! Çünkü bu durumda ya bir hayır emri var veya bir kötülükten sakındırma vardır. (İbn Kesir 1/374)

Şayet hitap tüm insanlara yönelik ise aynı şekilde yüce Allah’ın ona hitap ettiğini düşünür. Şayet yapılması gereken bir eylemse yerine getirir, veya bir yasak ise ondan sakınır, veya bir nasihat ise onu uygular.

Şüphesiz insan, Kur’an okurken Allah’ın ona hitap ettiğini hisseder fakat bu düşünce okuduğu ayete göre değişiklik gösterir. Şayet bir itaat söz konusu ise kişi, bunu yerine getirmeyi içinden geçirir. Şayet bir yasak söz konusu ise bu yasaktan korunmayı içinden geçirir. Şayet iman ehli söz konusu olduğunda onlara sevgi ve onlara uymayı içinden geçirir. Şayet küfür ve nifak ehli söz konusu olduğunda onlara buğz etmeyi ve onlara düşmanlık etmeyi içinden geçirir.

Şeytandan bahsedildiği takdirde ona tabi olmamak ve ona düşman olunması gerektiğini içinden geçirir. Zira yüce Allah şöyle buyurdu: “Ey insanoğulları! Ben size, şeytana tapmayın, o sizin için apaçık bir düşmandır, Bana kulluk edin, bu doğru yoldur, diye bildirmedim mi? (Yasin 60-61)

Doğruluk ve doğru insanlardan söz edildiğinde kişi, O sadıklar gibi olmak için kendisine hitap edildiğini içinden geçirmesi gerekir.

Yalan ve yalancılardan söz edildiğinde kendisinin o yalancılardan olmaması için kendisine hitap edildiğini içinden geçirir.

İmam Ebu bekir el Acuri Rahimehullah şöyle dedi: Yüce Allah, kullarını Kur’an okurken iyice düşünüp anlamaları için teşvik ederek şöyle buyurdu: “Kur’an’ı okuyup düşünmezler mi? Yoksa kalpler üzerinde kilitleri mi var?” Muhammed/24

Başka bir ayette: “Kur’an’ı inceleyip düşünmüyorlar mı? Eğer Allah’tan başka birinden gelmiş olsaydı onda birçok tutarsızlık ve çelişki bulurlardı!” (Nisa/82)

Her kim yüce Allah’ın kelamını düşünürse O’nun büyük kudretini görür, müminlere bahşettiği yüce fazlını hisseder, kendisine farz kılınan ibadeti bilir ve vacipleri yerine getirir. Ayrıca alıkonulan hususlardan sakınır.

Her kim Kur’an okurken veya dinlerken bu durumda ise; Kur’an, onun için şifa olur. Kişi, mal ve mülk sahip olmadan da zengin olur, aşireti olmadan da izzet sahibi olur. Kur’an’la ünsiyet bulur. Müslümanın amacı Kur’an okurken sure’yi bitirmek değil, nasihat almaktır. Kişinin amacı yüce Allah’ın hitabını kavramak, ibret almaktır. Çükü Kur’an tilaveti ibadettir. İbadet ise gafletle olmaz. (Ahlak Hamelet el Kur’an 3)

En iyisini Allah bilir.

Kaynak: İslam Soru-Cevap Sitesi