Pazartesi 24 Cemaziyel-Evvel 1446 - 25 Kasım 2024
Türkçe

Bir Müslümanın, oruca başlama ve bayram etme konusunda yaşadığı ülkedeki müslümanlara aykırı hareket etmesi câiz değildir

Soru

Yaşadığımız ülkede bir grup dînine bağlı kardeşimiz bulunmaktadır. Fakat onlar, bazı dînî konularda bize aykırı hareket etmektedirler.Örneğin bu konulardan birisi; oruç ve Ramazan ayıdır.Bu kardeşlerimiz, hilâli çıplak gözle görmedikçe oruca başlamamaktadırlar. Kimi zaman biz, Ramazan ayına onlardan bir veya iki gün önce başlamaktayız. Onlar, bayramdan bir veya iki gün sonra bayram yapmaktadırlar. Bayram günü tutulan oruç hakkında her sorduğumuzda onlar:
"Biz, hilâli çıplak gözle görmedikçe ne oruç tutarız, ne de bayram ederiz. Çünkü Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur:
صُومُوا لِرُؤْيَتِهِ وَأَفْطِرُوا لِرُؤْيَتِهِ، فَإِنْ غُمَّ عَلَيْكُمْ  فَأَكْمِلُوا الْعِدَّةَ ثَلاَثِينَ [ متفق عليه ]
 “(Ramazan ayının) hilâlini gördüğünüz zaman oruç tutun.(Şevvâl ayının) hilâlini gördüğünüz zaman da bayram edin. Eğer (Şaban ayının hilâli) size görünmezse, (oruca başlamak için Şaban ayını, bayram etmek için ise Ramazan ayını) otuz güne tamamlayın.” (Buhârî, hadis no:1909, Müslim, hadis no: 1081)
Fakat bu kardeşlerimiz, bildiğiniz gibi, hilâlin teleskop gibi âletlerle görülmesini kabul etmemektedirler. Bilindiği gibi onlar, Ramazan ve Kurban bayramlarının vakitlerinde de bize aykırı hareket etmekte ve kendi görüşlerine göre hareket ederek bayramdan sonra namaz kılmaktadırlar.
Aynı şekilde Kurban bayramında kurban kesiminde ve Arafat vakfesinde de bize aykırı hareket etmektedirler. Kurban bayramından iki gün sonra bayram etmekte, yani onlar, bütün müslümanlar kurbanlarını kestikten sonra kurbanlarını kesmektedirler.
Onların yapmış oldukları bu şeyler, doğru mudur? Allah Teâlâ sizi güzel bir şekilde mükafatlandırsın.

Cevap metni

Allah’a hamd olsun.

Bu kimselerin, müslümanlarla birlikte oruca başlamaları, onlarla birlikte bayram etmeleri ve ülkelerinde yaşayan müslümanlarla birlikte bayram namazlarını kılmaları gerekir. Çünkü Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur:

صُومُوا لِرُؤْيَتِهِ وَأَفْطِرُوا لِرُؤْيَتِهِ، فَإِنْ غُمَّ عَلَيْكُمْ  فَأَكْمِلُوا الْعِدَّةَ ثَلاَثِينَ [ متفق عليه ]

“(Ramazan ayının) hilâlini gördüğünüzde oruç tutun. (Şevvâl ayının) hilâlini gördüğünüzde de bayram edin. Eğer hava size kapalı olursa, (oruca başlamak için Şaban ayını ve bayram etmek için ise Ramazan ayını) otuz güne tamamlayın.” (Buhârî, hadis no:1909, Müslim, hadis no: 1081)

Hadiste geçen oruç tutmayı ve bayram etmeyi emretmekten kasıt; hilâl çıplak gözle görülür veya gözle görülmesine yardımcı olan araçlarla hilâlin görülmesi sâbit olursa, oruç tutun ve bayram edin, demektir.

Nitekim Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur:

اَلصَّوْمُ يَوْمَ تَصُومُونَ، وَالْفِطْرُ يَوْمَ تُفْطِرُونَ، وَاْلأَضْحَى يَوْمَ تُضَحُّونَ [ رواه أبو داود والترمذي ]

"Oruç, birlikte oruç tuttuğunuz, bayram, birlikte bayram ettiğiniz ve kurban da birlikte kurban kestiğiniz gündedir." (Ebu Dâvûd, hadis no:2324, Tirmizî, hadis no:697, Elbânî de hadis sahîhtir, demiştir. ('Sahîhu't-Tirmizî, hadis no:561)

Muvaffakiyet, Allah Teâlâ'dandır.

Allah Teâlâ, Peygamber Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e, âile halkına ve ashâbına salât ve selâm eylesin.

İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi Fetvâları, cilt:10, sayfa:94

Kaynak: Islam Q&A