Pazartesi 22 Cemaziyes-Sani 1446 - 23 Aralık 2024
Türkçe

Cinler Alemi

Soru

Kur’an-ı Kerim’de cinler hakkında ayetler okudum ancak daha detaylı verir misiniz?

Cevap metni

Allah’a hamd olsun.

Kur’an ve Sünnet; cinlerin varlığını kanıtladığı gibi onların var olma amacı, Allah’a ortak koşmadan sadece O’na ibadet etmeleri olduğunu açıklamıştır.  

Yüce Allah şöyle dedi: “Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” (Zâriyât 56) Başka bir ayette: “O gün Allah, şöyle diyecektir: Ey cin ve insan topluluğu! İçinizden size âyetlerimi anlatan ve bu gününüzün gelip çatacağı hakkında sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?” (En’âm 130)

Cinler alemi; insan aleminden gizlenen, kendine has doğası ve özellikleri olan başlı başına bağımsız bir alemdir. Akıl ve farkındalıkla karakterize edilmeleri, iyinin ve kötünün yolunu seçme yetenekleri açısından insanla ortak bir kadere sahiptirler. Gözlerden gizlendikleri için onlara Cin denilmiştir. Yüce Allah şöyle dedi: “Ey Âdemoğulları! Avret yerlerini kendilerine açmak için, elbiselerini soyarak ana babanızı cennetten çıkardığı gibi, şeytan sizi de saptırmasın. Çünkü o ve kabilesi, onları göremeyeceğiniz yerden sizi görürler. Şüphesiz biz, şeytanları, iman etmeyenlerin dostları kılmışızdır.” (A’râf 27)

Yüce Allah, Kitabında cinlerin mahiyeti hakkında şöyle demiştir: “Cinleri de daha önce dumansız ateşten yaratmıştık.” (Hicr 27)

Başka bir ayette: “Cin”i de yalın bir ateşten yarattı." (Rahmân 15)

Aişe r.a’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle dedi: “Melekler nurdan yaratıldı. Cinler dumanlı alevden, ateşten yaratıldılar. Âdem ise size anlatılandan yaratıldı.”  (Muslim 5314)

Cinlerin Çeşitleri:

Yüce Allah cinleri farklı çeşitlerde yaratmıştır. Cinlerin bazıları yılan ve köpek gibi hayvanların şekillerine bürünebildikleri gibi aralarında uçuşan rüzgar şeklinde olur, bazıları kanatlı, bazıları ikamet edici diğerleri yolculuk yaparlar. Ebu Sa’lebe r.a’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle dedi: Cinler üç türlüdür: Kanatları olup havada uçan tür, yılan ve köpek şekline giren tür, ikamet eden ve yolculuk yapan tür…" (Et-Tahâvî, Muşkilu’l-Âsâr 4/95. El-Taberani tarafından El-Kebir'de (22/214) rivayet edilmiştir ve Şeyh Elbani El-Mişkat'ta (2/1206, No 4148) rivayet etmiştir.)

Cinler ve Âdemoğlu:

İbn-i Mes’ud r.a şöyle demiştir: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

“Sizden hiçbir kimse yoktur ki kendisine cinlerden bir arkadaşı vekil kılınmamış olsun!”  buyurdu. Ashab:  

— Sana da mı yâ Resûlallah? deyince

“Bana da, şöyle ki Allah onun hakkında bana yardım etti de o Müslüman oldu. Artık bana hayırdan başka bir şey emretmiyor.” buyurdu. (Muslim 2814)

Nevevî, Muslim şerhinde (17/175) şöyle dedi: Hadisin zahir anlamına göre mümin ve Müslüman olmuştur. El Kadî şöyle dedi: Ümmet; Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem’in vücudu, dili ve düşüncelerinin şeytandan korunmuş/masum olmasında icmâ etmiştir. Bu hadiste arkadaşın fitnesine, vesvesesine ve kandırmasına karşı uyarı vardır. Hadis, bu kötü arkadaşın sürekli bizimle olduğunu ve sakınmak gerektiğini bildirmiştir.

Yetenekleri:

Yüce Allah onları, insanlara vermediği yeteneklerle donatmıştır. Yüce Allah bize bazı yeteneklerinden bahsetmiştir. Onlar çok hızlı hareket edip intikal etme gücüne sahip olduklarını şu ayette belirtmiştir:

“Cinlerden bir ifrît (kuvvetli ve becerikli olan biri şöyle) dedi: “ - Sen yerinden kalkmadan önce, ben o tahtı sana getiririm. Muhakkak onu taşımağa gücü yetib (onu) zayi etmiyen güvenilir bir kimseyim.”

Kitaptan (Allah tarafından verilmiş) bir ilmi olan kimse ise: Gözünü açıp kapamadan ben onu sana getiririm, dedi. (Süleyman) onu (melikenin tahtını) yanıbaşına yerleşmiş olarak görünce: Bu, dedi, şükür mü edeceğim, yoksa nankörlük mü edeceğim diye beni sınamak üzere Rabbimin (gösterdiği) lütfundandır. Şükreden ancak kendisi için şükretmiş olur, nankörlük edene gelince, o bilsin ki, Rabbimin hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, çok kerem sahibidir.” (Neml 39-40)

Cinlerin yemek ve içecekleri:

Cinler yer ve içerler, İbn Mesud r.a’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem: ''Bana cinlerin davetçisi geldi, onunla birlikte gittim, onlara Kur'an okudum.'' buyurdu. İbn Mesud dedi ki: "Sonra bizi alıp götürdü, bizlere onların izlerini ve ateşlerinin kalıntılarını gösterdi. Cinler, Allah Rasulünden azık (mübah bir yiyecek türü) istediler. O da: ''Elinize geçen üzerine Allah adı anılmış her kemik, elinize aldığınızda ete dönüşür ve size mübahtır. Her hayvan tezeği de hayvanlarınıza yemdir.'' buyurdu. Sonra Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem: ''Artık bu ikisi ile istincâ yapmayınız çünkü bunlar kardeşlerinizin yiyeceğidir.'' buyurdu. (Muslim 450)

Başka bir rivayette: “Nusaybin cinlerinden bir grup bana geldi, onlar ne güzel cinlerdir! Benden mübah yiyecek talep ettiler. Ben de, gördükleri her kemik ve tezek üzerinde bir yiyecek bulmalarına dair Allah’a dua ettim” (Buhari 3571) Allah ismi üzerinde zikredilen her kemik mümin cinlere mübahtır. Besmele çekilmeyen kemikler ise kâfir cinleredir."

Cinlerin hayvanları:

Yukarıda ki hadiste belirtildiği gibi tezekler cinlerin hayvanlarına yiyecektir.

Cinlerin ev ve meskenleri:

Cinler, üzerinde yaşadığımız yeryüzünde yaşarlar. Harabelerde, banyo, çöplük, gübrelik, mezarlık gibi pislik dolu yerlerde sıklıkla bulunurlar. Bu nedenle Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem bu tür yerlere girerken önlem alınması yönünde meşru zikirlerin okunmasını tavsiye etmiştir. Bu zikirlerden biri de Enes b. Malik r.a’dan rivayet edildiğine Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem helaya/tuvalete girdiğinde şöyle dua ederdi: “Allah’ım! Erkek/dişi şeytanlardan ve tüm pisliklerden sana sığınırım.” (Buhari 142, Muslim 375 )

Cinlerin bazıları mümin iken diğerleri kafirdir.

Yüce Allah şöyle dedi: “Kuşkusuz içimizde Müslüman olanlar da var, hak yoldan sapanlar da var. Kim Müslüman olursa, işte onlar doğruyu arayıp bulmuşlardır. Hak yoldan sapanlara gelince, onlar cehenneme odun olmuşlardır.” (Cin 14-15) Hatta Müslüman olanları da itaat ve salih amel bakımından farklı konumlara sahiptirler, aynı zamanda yüce Allah şöyle buyurmuştur: “Doğrusu içimizde salih olanlar da var, olmayanlar da. Ayrı ayrı yollar tutmuşuz.” (Cin 11)

Bu ümmette ilk Müslüman olan cinlerin kıssası şöyledir: İbn Abbas r.a'dan rivayet edildiğine göre şöyle dedi: "Allah Resulü (sav), cinlere ne (Kur'an) okumuştu, ne de onları görmüştü. Ashabından bir grup ile Ukaz çarşısına gitmek üzere yola çıktı. Bunun üzerine şeytanlarla göklerin haberi arasına engel çekildi. Üzerlerine ateş topları gönderildi. Şeytanlar, kavimlerine döndüklerinde onlara dediler ki: 'Ne oldu, niye boş döndünüz?' 'Bizimle Gök haberi arasına engel çekildi. Üzerimize ateş topları yağdırıldı' diye cevap verdiler.
'Bu, mutlaka (olağanüstü) bir olay çıktığını gösterir, haydi yeryüzünün doğularına ve batılarına doğru gidin (sebebini öğrenin)!' Bunun üzerine Tihame'ye doğru yola çıkarak, Ukaz panayırına gitmekte olan grup, Peygamber’e (sav) hurmalıkta rastladılar. O, ashabına sabah namazını kıldırıyordu. Kur'an'ı duyduklarında onu dinlemeye koyuldular ve dediler ki: 'Demek ki gök haberi ile aramıza giren engel buymuş.' Hemen kavimlerine dönüp şöyle dediler: 'Doğrusu biz, doğru yola götüren, hayrete düşüren bir Kur'an dinledik. Ona inandık, biz Rabb'imize ortak koşmayacağız.' (Cin1-2) Bunun üzerine; Peygamber (sav) dedi ki: 'Cinlerden bir zümrenin (benim Kur'an okuyuşumu) dinledikleri, bana vahyolundu...' buyruğu ile başlayan 'Cin Suresi' indi." (Buhari 731)

Kıyamet gününde hesaba çekilmeleri:

Cinler kıyamet gününde hesaba çekileceklerdir. Mücahid Rahimehullah şöyle dedi: “Allah ile cinler arasında da nesep bağı kurdular. Oysa cinler de kendilerinin Allah’ın huzuruna getirileceklerini bilirler.” (Saffat 158)

Cinlerin zararlarından korunmak

Cinler bizi gördükleri halde biz onları göremeyiz. Bu nedenle Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem onların zarar ve eziyetlerinden korunmamız için birtakım yol ve yöntem öğretmiştir. Örnek olarak: İstiâze çekmek (Euzu billahi mineşşeytanirracim), Felak ve Nas suresini okumak…

Aynı şekilde şu ayette korunmaya dair dua mevcuttur:
De ki: “Ey Rabbim! Şeytanların vesveselerinden sana sığınırım. “Ey Rabbim! Onların benim yanımda bulunmalarından da sana sığınırım.” (Mu’minûn 97-98)

Ayrıca eve girerken, yeme ve içmeden önce, cinsel ilişkiden önce besmele çekmek (Bismillah) şeytanın insanla aynı evde barınmasını ve yeme, içme ve ilişkiye ortak olmasını engeller. Helaya girmeden önce veya elbisesini çıkarmadan önce besmele çekmek, cinlerin kendi avretini görmesinden ve ona eziyet etmesinden korur. Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şöyle dedi: “Ademoğlunun avreti ile cinlerin gözleri arasındaki perde, kişinin helaya girdiğinde Bismillah demesidir. (Tirmizî 551, Sahîhu’l-Câmi 3611)

İnsanın güçlü bir imana sahip olması ve dinini yaşaması, cinleri kendisine eziyet etmesine engeldir. Hatta ikisi bir savaşta karşılaşırlarsa imanın sahibi muzaffer olur.

Abdullah bin Mesud r.a şöyle dedi: Muhammed’in (s.a.v) ashabından bir adam, cinlerden bir adamla karşılaşmış ve onunla güreşmiş. Derken insan, cini yere atıp yenmiş. O zaman insan, cine şöyle demiş:
"Doğrusu ben seni gerçekten zayıf ve çelimsiz görüyorum. Küçücük kolların sanki köpeğin küçücük kolları gibi! Siz bütün cinler mi böylesiniz, yoksa onların arasından sen mi böylesin?"
Cin şöyle cevap vermiş: "Hayır vallahi (bütün cinler böyle değil)! Doğrusu ben onların arasında gerçekten güçlü kuvvetliyim. Ancak sen benimle ikinci defa güreş. Eğer beni yere atıp yenersen, sana fayda verecek bir şey öğretirim!"
İnsan: "Peki" demiş. (Ve tekrar güreşmişler. İnsan yine yenmiş. O zaman cin):

"Allahu la ilahe illa huve'l-hayyu'l-kayyum" ayetini okuyabiliyor musun?" demiş.
O da: "Evet" demiş.
Bunun üzerine cin şöyle demiş: "Öyleyse sen onu hiçbir evde okumazsın ki, şeytan (zor durumda kalması sebebiyle) eşek yellenmesi gibi oradan çıkmış, sonra da sabah oluncaya kadar oraya girememiş olmasın!" (Dârimî 3247)

Daha fazla bilgi için Ömer Süleyma el Eşqar’ın “Cin ve Şeytan alemi” adlı eserine bakınız.

En iyisini Allah bilir.

Kaynak: Şeyh Muhammed Salih El Muneccid